Ölçü çıtası
Bu tekniği babamdan öğrendim.
3000 küsur kapı yapacağız. her kapı için sağ, orta ve sol yükseklik, üst, orta ve alt genişlik, sağ ve sol duvar kalınlığı olmak üzere her kapı için 8, toplamda yaklaşık 24000 ölçü almamız gerekiyor. Sonra bu ölçüleri gruplandırıp seri üretime uygun hale getirmemiz gerekiyor.
Önce oturdu, kareli defterde tablolar oluşturdu. Birimiz ölçü alacak diğerimiz yazacağız. Yorulunca değişiriz dedi. Şantiyeye gitmeden önce de rastgele iki çıta alıp resimde gördüğünüz gibi, bildiğiniz tükenmez kalem ile bir cetvel yaptı.
Sağdaki sabit tuttuğumuz çıtanın boyu 150 cm biraz üstünde. Tek bir işaret var: 150 cm çizgisi.
Soldaki hareket ettirdiğimiz çıtadaki kalın çizginin altında en az 60 cm var. Çizginin üstü ise tam 50cm. Bu çizginin alt ve üstünde 10cm ilk bir kısım her santimetrede bir çizili. Sadece bu çıtayı hareket ettirerek ölçümüzü alıyoruz.Diğeri sabit.
Yani sağdaki çıtanın alt ucunu yere dayayıp soldaki çıtadaki kalın çizgiyi sağdaki ile aynı hizaya getirdiğinizde, soldaki çıtanın ucu 200 cm oluyor. Yani çizgiler hizalandığında çıtaların uçlarının arası 200 cm.
Projeden çıkardığımız varsayıma göre kapı boşluklarının yüksekliği 200cm civarında. Aldığı referans bu. Duvar kalınlığı ve boşluk enini çelik metre ile ölçmemiz nispeten kolay, kollarımız açınca sağ-sol ulaşıyoruz. Ancak yüksekliği ölçmek adamı öldürüyor.
Şimdi prova yapalım. Şaşırtmak için görüntüyü döndürdüm. Maksat gıcıklık olsun. Okuyun bakiiiim....
Evet. Soldaki çıta ( çizgi ) aşağı indi. Yani ölçü 200 cm altında. 5 cm altında = 195 cm. Hatta keskin bir göz için 196,8 diyebiliriz. Hassas bir ölçü almadığımız için 195 yazarız.
Soldaki çıta yukarı kaymış. Demek ki ölçümüz 200 cm üzerinde. Kaç cm ? 4 Ölçümüz 204 cm imiş.
İki çıta sayesinde çok kolay ve çabuk ölçü almış idik.
Ölçü almak ve gruplandırmak son derece önemlidir.
Önemli ve büyük bir projenin pencere, doğrama işlerine başlıyacağız. Biraz uzatıyoruz, ödemelerinde sıkıntı var gibi hissettik. Bu arada başka bir iş daha aldık, vakit kazanmaya çalışıyorum. Çocuklara dedim ki şantiyede gözlemlediğim kadarı ile kaba inşaat biraz özensiz gidiyor, aman bütün kapı pencerelerin tek tek ölçüsünü alalım. Babamın usulü 8 noktadan ölçü isterim.
Allah'tan Excel var. Bir döküm yaptılar ki, ölçüsü birbirini tutan üç pencere yok ! Ya en, ya boy, ya kalınlık farklı. Yetmez gibi inanılmaz gönyesizlik, çarpıklık, peç var.
Kalktık elimizde mastarlar, gönyeler, teraziler bir kez daha gittik ki durum felaket.
Soluğu proje müdüründe aldım. Sonradan bizim şirkete aldığımız aklı başında birisi; dalgıç, fotoğrafçı, iyi anlaşıyoruz. En yakın binaya gittik. "Bak Şakir bey; "dedim " Ben bu çarpık duvara uyup yapsam, bu ne biçim doğrama diyeceksin, terazisinde değil, çarpık çurpuk. Yok düzgün yapıp taksam, arkamdan alçıcıyı sokup boşlukları doldurmaya kalkacaksın. Ne cila kalacak ne boya. Gel bir daha boya diyeceksin bu sefer de biz bozacağız senin duvarları. Ben bu işi bu halde iken yapmam" dedim. "Çelik bir kalıp yaptır, bütün boşlukları tek tek kontrol ettir, düzeltince haber ver, başlayalım !"
3 ay sürdü. Kimi yeri kırdılar, kimi yeri doldurdular, çok uğraştılar. Alçı sıva işini yapanın, bir zamanlar ortaklık yaptığımız bir arkadaşım olduğu yıllar sonra ortaya çıktı, ne kadar uğraştığını anlattı durdu. Sonuçta hem bizim iş tertemiz çıktı, hem de proje hak ettiği yeri, Angora Evleri ismini alarak buldu, pek havalı oldu. Ben de arada geçen 3 ay içinde aldığım diğer işi de bitirmiş oldum.
Herkes mutlu, oh ne güzel !